‘Türkiye’den Avrupa’ya gaz akıyor ama bizim gazımız kesik’
İran’dan Türkiye’ye gelen doğalgazın kesilmesi nedeniyle sanayi üretimi olumsuz etkileniyor. Uzmanlar sorunun plansızlıktan kaynaklandığını söylüyor.
FIRAT FISTIK / GERÇEK GÜNDEM
TMMOB Makina Mühendisleri Odası Enerji Çalışma Grubu Başkanı Oğuz Türkyılmaz sorunun İran gazıyla alakalı olmadığını plansızlıktan kaynaklandığını söylerken enerji uzmanı Arif Aktürk de enerji anlaşmalarının TBMM’den tartışılmadan geçtiğini, devlet politikasının olmadığını vurguluyor.
İran Milli Gaz Şirketi (NIGC), teknik bir arıza nedeniyle Türkiye’ye doğalgaz arzını 10 gün süreyle durdurdu. İran’dan Türkiye’ye gelen doğalgazın 10 gün süreyle kesintiye uğraması, sanayi üretimini olumsuz etkiliyor.
TEİAŞ, yaptığı açıklamada organize sanayi bölgelerinde ortalama üç günü bulan elektrik kesintileri yapılacağını bildirmişti. Sanayiciye yazılı bir belge yollanmadı fakat üç günlük kesintiye uymayacaklar için ceza uygulanacağı paylaşıldı.
BAKANLARLA TOPLANTI
Birçok sektör ise kesintilerle ilgili muafiyet talep ediyor. Kesintiler nedeniyle dün Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ve Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, OSB başkanları, TOBB sektör meclis başkanları, oda başkanları, ASKON, MÜSİAD, TİM Genel Başkanları, BOTAŞ ve TEİAŞ’ın üst düzey yöneticilerinin katıldığı bir toplantı düzenledi. Toplantıda ağırlıklı olarak hangi sektörlere sınırlı miktarda enerji verilebileceği konuşuldu.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “Bunu bir pandemi gibi bir vaka olarak kabul etmek zorundayız. Ne kadar müdahale etsek de üretimde kesintiler yaşanacaktır” derken Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez şöyle konuştu: “İran’dan gazın kesilmesi, üretimi neredeyse yarı yarıya etkiledi. Şehirlerin gazını kesme imkanı olmadığı için, sanayi üzerinden bunu yönetmeye çalışıyoruz.10 gün düşük kapasiteyle çalışılacağına, 2-3 gün tam kapanma yapıp, sonra tam kapasiteye dönülsün önerisi geldi. Biz de tamam dedik. Ancak, burada bazı sanayiciler çok daha zorlanabilir ve kritik durumdalar. Özellikle, üretimde kritik prosesi olanlar yani, üretimde belirli bir ısı gerekli olanlar çok önemli.”
“ÜLKENİN İTİBARINI TAMAMEN YOK EDEBİLİR”
TOBB Genel Başkan Yardımcısı Ayhan Zeytinoğlu, “Biz yüzde 10 elektrikle hiçbir şey yapamayız, bu yüzde 90 kapanma anlamına gelir. O yüzden öncelikli sektörlerin belirlenmesi çok önemli” diye konuşurken İSO Başkanı Erdal Bahçıvan kararı eleştirdi: “Biz sanayiciler olarak çok güçlüyüz ve babayiğitler olarak bugüne kadar pek çok zorluğu göğüsledik. Ancak, artık bu bizim babayiğitliğimiz bile aşıyor. Bu ciddi enerji krizini tamamen biz sanayicilerin üstlenmesi adalet terazisine uymuyor. Dünya liginde çok daha güçlü bir sanayici profili sergilemeye başlamıştık. Ama bu enerji krizi, bu itibarı tamamen yok edebilir.”
Gerçek Gündem’e konuşan TMMOB Makina Mühendisleri Odası Enerji Çalışma Grubu Başkanı Oğuz Türkyılmaz ise sorunun İran gazıyla alakalı olmadığının altını çizerken “İran gazının kesilmesi Doğu ve Güneydoğu bölgelerini etkiler. Bu sorun ağır kış şartlarında ortaya çıkabiliyor. Sorun enerji yönetiminin becerikli davranamamasından kaynaklanıyor” dedi.
“ÇÖZÜM PLANDA FAKAT YAPILMADI”
Çözümün planda olduğunu söyleyen Türkyılmaz, “Bunun için de çok geç kalındı. Becerikli bir yönetim ne yapardı, santrallerin durumunu gözden geçirir arızaları giderir, yedek güçleri ortaya koyardı. Gaz arzında sıkıntı olduğunuda diğer santraller devreye sokulabilirdi. Para ödenen santrallerin devreye girmesi sağlanabilirdi. Ama malesef bunlar yapılmadı” diye konuştu.
Türkyılmaz’a göre 3 günlük kesinti de mantıksız çünkü kesinti gezdirilerek, ikişer saatlik kesintilerle bunun üstesinden gelinebilirdi. Şu anda yapılabilecek şey ise çift yakıtlı çalışabilecek santrallerin çift yakıta geçmesi, kapasite alım kapsamında para ödenen santrallerin devreye girmesi.
Eski BOTAŞ Doğalgaz Daire Başkanı ve Enerji Uzmanı Arif Aktürk de doğudan İran dışında gelen, kullanılabilir bir gaz olmadığını hidrolik dengenin gaz sıkıntısını kaldırmadığını belirtti.
“ANLAŞMALAR TBMM’DE TARTIŞILMADAN GEÇİYOR”
Gazın hem sanayici hem de tüketici açısından hazır bir yakıt olması nedeniyle kolay bir yakıt olduğunu dile getiren Aktürk’e göre çözüm bir devlet politikası olarak uzun vadeli planda: “Uzun vadeli, 30-50 yılı belirleyen stratejilere ihtiyacımız var. Tamam AKP 20 yıldır iktidarda ama bu istisnai bir durum. Siyasi ömür seçimden seçimedir. Halbuki enerjide 1-3 yıl kısa vade, 5-10 yıl orta vade, 10-30 yıl uzun vade olarak belirlenir. Enerjinin tüm toplum kesimleriyle, iktidar ve muhalefetle, sivil toplumu da içeren devlet politikalarıyla yönetilmesi şart.”
“Ticaret merkezi olacağız dedik ama yaptıklarımız bunun tam tersi” diyen Aktürk, “Hükümetler arası anlaşmaları TBMM’den yeterince tartışmadan geçirdik. Avrupa’ya Türkiye’den gaz akıyor, bizim gazımız kesik. İktidarı suçluyoruz ama muhalefetin de suçu var. Tutanaklara bakın; cılız, basmakalıp şeyler söylemiş. 220-230 milletvekilinin el kaldırmasıyla bu anlaşmalar TBMM’den geçmiş. Geçenlerde Kılıçdaroğlu, enerjiyle ilgili sivil toplum kuruluşlarını çağırdı, orada üçer dakikalık söz verilmiş. Teşekkür edilip kalkılmış. Bir strateji kağıdı çıkarılmalı, bu interaktif şekilde yapılmalı. İktidar zaten tek adam ama muhafeletin de bunu ciddi düşünmesi gerekiyor” diye konuştu.